KURAN’I KERİMDEN ETKİLEŞİM
Kuran , Allah kelamıdır. Sözlerin en güzelidir. İnsanlar elbette ondan etkilenirler. İşte bazı ayetlerin mealleri , ‘’Müninler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyerek kendilerine Allah’ın ayetleri okunduğunda imanları artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir,, Enfal :4 ‘’Allah sözün en güzelini , birbiriyle uyumlu ve bıkılmadan tekrar tekrar okunan kitap olarak indirdik.
Rablerinden korkanların, bu kitabın etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri ve hem de gönülleri Allah zikrine ısınıp yumuşar,,
Zümer:23 ‘’Eğer biz bu Kuranı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan parça parça olmuş görünürdü. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz,,
Şairin dediği gibi
‘’Beşerin derdine derman olur ancak Kuran
Onsuz artık canavardan da beter insan
Allah’a dayan sa’ye sarıl hikmete ram ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol,,
Sevgili peygamberimiz ‘’Kuran okuyun ve ağlayın,, buyurmuşlar. Kuran okumuş ağlamış ,Kuran dinlemiş ağlamış.
Abdullah b. Mesut (r.m)şöyle diyor. Bir gece peygamber (a) ile beraberdik bana İbn-i Mesut Kuran oku !dinleyeceğim dedi ben de Ey Allah’ın Elçisi Kuran size nazil oldu, siz okuyun ben dinleyim dedim. Peygamberimiz İbn-i Mesut Ben başkasından dinlemeyi deyince okumaya başladım. Nihayet son ayete geldim, ‘’ Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onlara şahit olarak getirdiğimiz zaman halleri nice olacak!. Nisa 41 ayetine geldiğimde mübarek gözlerinden inci gibi gözyaşları akıyordu. ‘’kafi İbn-i Mesut dedi bende okumayı bitirdim.
Abdullah b. Ömer anlatıyor. Peygamber (a.s) bir gün hutbe irad ediyordu. Hutbede şu ayeti okudu.
‘’Düşün günü ki yazılı kâğıtların tamamını dürer gibi göğü toplayıp düreriz. Tıpkı ilk yaratmaya başladığımız gibi onu tekrar o hale getiririz. Bu üzerimize aldığımız bir vaad oldu . Biz vadettiğimizi yaparız,, Enbiya 104 Hutbe minber devrilecek sanmıştım.
Hz .Ömer bineğiyle bir evin önünden geçiyordu. Evde okunan Kuran ayetleri duyuluyordu. Şu ayeti duyan Hz Ömer , ‘’Rabbimin azabı mutlaka vuku bulacaktır, ona engel olacak hiçbir şey yoktur,,Tur,7-8 bineğinden indi duvara yaslandı, bir müddet dinledi,
Hz Ebubekir (r) bir gün şu ayeti dinledi: ‘’İman edenlerin Allah’ı anma ve ondan inen Kuran sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamanı daha gelmedi mi,,
(Hadid 16) Hüngür hüngür ağladı. Mekke’de yokluk içindeydik , Medine’ye geldik, güvenliğe kavuştuk varlığa erdik ama çok geçmeden bu ayetle uyarıldık demişti.
Peygamber efendimizin Medine'ye gönderdiği ilk Mürşit İlk rehber Musap E-mail idi Ir gün Medine'de başına toplanan insanlara İslam'ı anlatıyor Kur'an okuyordu vaziyeti gören kabile reisi Useyid b. Hudeyir
Mızrağın kalbini gelmesini istemiyorsan Derhal Burayı terk et Sen insanımızı yoldan çıkaracaksın Hz Musab Siz bir kabile lideri siniz Kalbimi mızrağın ile tehdidi size yakışıyor mu lütfen oturun şuraya Allah'ın kelamından birkaç ayet okuyayım, hoşunuza giderse devam edeyim, hoşunuza gitmezse bırakıp gideyim. Ben buraya kavga etmeye gelmedim,, deyince Usayid ‘’Oku bakalım,, der.
Bir kaç ayet dinleyen Useyit derhal iman eder.
Müşriklerin ileri gelenlerinden Ebu Cehil, Ahnes b. Şurayk, Ebu Sufyan seher vakti peygamber (a) ın okuduğu Kur'an dinlerler. Ortalık aydınlanınca birbirlerini görürler, bir daha gelmeyelim.
insanlar böyle yaptığımızı duyarlarsa Müslüman olurlar derler ama yine de gelirler. Merhum Profesör Hamidullah u hatırasını anlatıyor. İstanbul Üniversitesi'nde bulunduğum günler değdi İtalyalı Bir müzisyen gelip ‘’Ben Kuranı musiki bakımından inceledim Beşer sözü olmayıp . Bu bakımdan da ilahi olduğunu anladım ,,deyince ben de memnun olduğumu söyledim
Aynı şahıs bir yıl sonra beni yine İstanbul Üniversitesi'nde buldu ‘’hocam geçen seneki imanım zayıfladı. Kur'an'da bir kelimeye rastladım. O kelimede ilahi Musiki yok diyor. Hamidullah Hoca hangi kelimedir o deyince İtalyalı "Latuhizna" der. Hamidullah Hoca O kelimenin yazılışı ayrı okunuşu ayrı, o kelime öyle okunmaz "La tuahızna" Diye okunur deyince adam teşekkür eder, imanımı kurtardınız der.
K. ReNm Hocamız merhum Üsküdarlı Ali Efendinin şu hatırası ile sohbetimizi bitirelim.
Osmanlı'dan son günleri. Romanya'da bir cami yapılır kral ve kraliçe Osmanlı'dan bir heyet göndermelerini isterler. Bakan Mahmut Esat Efendi Bakanlığında Üsküdarlının seçtiği 4 hafıza giderler. Cuma namazından önce hafızlar Kur'an ı Kerim okurlar gözyaşları ile coşkulu bir atmosfer olur. Sonra kraliçe Üsküdarlı Ali Efendiyi saraya davet eder. İşaret dili ile anlaşırlar. Ali Efendi okur kraliçe ağlar, halbuki kral ve kraliçe de Müslüman değildirler. Ali Efendi 5 sayfa okur kraliçe yeter diye işaret eder, hediyelerle uğurlarlar.