Sayı dizilimini tamamlamak için bir dakikanızı ayırın.
Bu sorunun birçok cevabı vardır, ama sizin cevabınız zihninizin değişimle ilgili nasıl düşündüğünü gösterir.
İlk düşünülen bariz cevap “2 , 4 , 6 , 8” diye gider. Bu her seferinde iki birim artan doğrusal değişim örneğidir. Trendler genellikle doğrusal olarak düşünülür ve ok veya bir eğri kullanarak bir yönü tarif edermişçesine tarif eder ve gözümüzde canlandırırız. Bunu görmek için bilgiye veya tecrübeye ihtiyaç yoktur. Aklına gelecek ilk dizilim budur.
İkinci cevap ise ikiye katlanarak giden “2 , 4 , 8 , 16” dizilimidir. Bu ivmelendirilmiş değişimdir ve çoğu insanın gelecek trendleri hakkındaki bilinçli tahminlerinin en uzak noktasıdır. Yangın gibi mesela, büyüdükçe ve güçlendikçe hız kazanır. Biraz matematik aşinalığınız varsa daha ilerisini düşünebilirsiniz.
Çoğu kişi için görünmez cevap ise “2 , 4 , 16 , 256” diye devam eder. Her birini kendiyle çarpıldığı üssel değşimdir. Çoğu insan J şeklindeki üssel eğriyi gözünde canlandırabilir ama üssel bir şekilde düşünemez. Değişim gözümüzü kırptığımızda kaçacağımız kadar hızlı olursa ne olur? “Trend Yanılsaması” tam burada devreye girer. İlk iki örnek olarak tanımlama eğiliminde olduğumuzda, iş üssel eğilime geldiğinde insanlar körleşir.
Yaşadığımız bazı krizler, olaylar veya mutlulukların tarihleri işaret eden durumları ani ve kaotik olarak görmeye yatkınızdır, ki bu da üssel değişimin zihnimizde oynadığı bir oyundur. Biz zaten belirli bir kriz yaşıyoruzdur, bunun üstüne olan bir olay sebebiyle krizin bir anda patlak verdiğini düşünür ve gafil avlanırız. Gelecek; kontrol etmek, ölçmek ve sömürmek istediğimiz şeye verdiğimiz isimdir. Bu sebeple, üssel değişim sadece hazırlıklı olanların ve makro düşünebilenlerin kazandığı bir değişimdir.
“2 , 4 , … , …” diziliminde aradığımız sonuçlar sadece matematiksel sonuçlar olmayabilir. Farklı bir bakış açısına göre aynı derecede diğer cevapla ise “2,4,2,4” veya “2,4,36,-25” vb. olabilirdi. Hayatımızın her zaman öngörülebilir olmasını istediğimiz için bu şekilde düşünmüyoruz. Bu sebeplede bakış açımızı kısıtlıyor ve her zaman mantıklı düşünmeye çalışıyoruz. Sıradışı cevaplar, mantıksal çerçevenin dışına çıkan yaratıcı ve zengin cevaplardır. Sayısal olarak mantıksız olabilir, fakat unutmayalım ki, günümüzdeyse ekonomiye, geleceğe ve trendlere yön verenler, özgür düşünerek özgün ürünler ve hizmetler yaratma kabiliyetinde olan kişilerdir. Tam olarak bu noktada Hayal gücü; sonuçların şaşırtıcı, beklenmedik ve son derede hızlı olduğu dünyamızda hayati öneme sahiptir. Gördüğünüz gibi bu sorunun hiçbir yanlış cevabı yok çünkü bir kural yok! Gelecek ve trendler de aynı şekilde, kuralsız ve sınırsız…