Bu günlerde ülkemiz ekonomik olarak sıkıntılı bir dönemden geçmektedir. Bu konuda suçlu aramaktan ziyade çözüm üretme zamanıdır. Sıkıntıları aşmak için toplumun her kesimi bireysel çıkarlarından ziyade ülke çıkarlarını göz önüne alarak hareket etmek zorundadır. Bu görevi toplumun sadece bir kesiminden beklemek de haksızlık olur.
Sıkıntıların aşılmasında özellikle ülkemizin yönetiminde söz sahibi olanlar bir takım uygulanabilir radikal kararlar alarak, alınan bu kararların da arkasında durmalıdırlar. Bunun için yapılması gerekli olan en önemle şeylerin başında ekonominin yönetimsel ve uygulamalı morale ve motivasyona ihtiyacı vardır. Yöneticiler bu uygulamayı bir fiil ortaya koymak durumundadırlar. Bunların başında kamu kurumları gelmektedir. Bu konuda alınabilecek tedbirlerin neler olabileceğine bakacak olursak;
1- Yöneticiler kamu kurumlarının cari harcamalarını minimize etmek ve disipline etmelidir.
2- Personel alımlarına ara verilmeli uygun bir personel planlaması yapmalıdır. Toplumun her kesiminde ortaya çıkan devlet kurumunda çalışma isteği önlenmelidir.
3- Enerjinin doğalgazdan üretildiğini düşünerek kurumlarda kullanılan enerji, cadde ve sokak aydınlatmalarında tasarrufa gidilmelidir.
4- Kamuya ait tüm araçların envanterleri yeniden gözden geçirilerek kısıtlamaya gidilmelidir. Araçlar aynı zamanda bir kaç kurum ve kuruluşun ihtiyacına tahsis edilmelidir. Ayrıca kurum yöneticilerine tahsis edilen araç sayıları da disipline edilmelidir.
5- Kamu alacaklarıyla ilgili çok fazla af getirmek veya buna benzer uygulamalar kamuya karşı sorumluluklarını yerine getiren işletme sahiplerini üzmektedir.
6- Türk parasının değerini korumak amacıyla, tüm devlet ihaleleri Türk Lirası cinsinden yapılmalıdır.
7- Köprü, tünel ve otoyol geçiş ücretleri Türk Lirası cinsinden hesaplanmalıdır.
8- Serbest piyasa adı altında döviz alım satımı yapan işletmelerle ilgili yeni bir hukuki düzenleme yapılarak para değişimi ve alım satımını bankalara vermek gerekmektedir. Para değişimini mümkünse sadece Merkez Bankaları veya Ziraat Bankaları yapmalıdır. Çünkü para olarak kullanılan kağıt parçasının piyasası olmamalıdır. Ancak madenlerin Altın, demir, bakır, gümüş v.b. metallerin piyasası vardır.
9- Ülkemiz için alınacak tüm tedbirlerde her şeyi özel teşebbüsten beklememek gerekmektedir. Yöneticilerimiz de bu konuda gerekli duyarlılığı ve hassasiyeti göstermelidir.
10- Bütün dünya da yasaklanmaya başlayan çevre kirliliği ve insan sağlığı bakımından dizel yakıt kullanımını ortadan kaldıracak çalışmalar yaparak enerji kaynağının üretiminde güneş ve rüzgar enerjisinden azami yararlanma ve üretimi, bununla ilgili yatırımların çok hızlı bir şekilde ortaya konması gerekmektedir.
11- On yıl öncesine kadar tarım ve hayvancılıkta üretimleri kendisine yeten sekiz on ülkeden birisi olan ülkemiz bugün tarım ve hayvancılık ürünü ithal eder duruma gelmiştir. Bununla ilgili kalıcı uygulanabilir çalışmalar yapmalıdır.
12- Ülkemizdeki tüm sendika gelirleri, kooperatif ve vakıflara ait tüm kurum ve kuruluşlar çok iyi bir şekilde kontrol ve denetimi yapılmalı ve kontrolü ve denetimi kanunen mümkün olmayan kurumlar için hukuk sistemi yeniden düzenlenerek denetimi sağlanmalıdır. Çünkü vakıfların ve sendikaların kontrol dışı çok fazla finansman gücünün olduğunu düşünüyorum. Bu değerlerin ekonomide kullanılabilir hale getirilmesi gerekmektedir.
13- Sanayi şehri oluşturarak insanları şehirlere toplamak hiç bir fayda sağlamadığı gibi toplumun sosyal yaşantısında giderilemeyecek çok büyük yaralar açmaktadır. Bu nedenle yatırımları ilçelere kaydırmak, yatırım yapacaklara da yeni istisna ve indirimler uygulanmalıdır.
Her şeyiyle bu ülke bizim ve ilelebet bizim olması içinde toplumun işletme sahibi ve girişimcileri de üzerine düşeni yapmalıdır.
Bu konuda sosyal sorumluluk ilkesi gereği ekonominin sıkıntılı dönemlerde işletme sahipleri;
1-Üretimi artırarak,
2-İstihdam konusunda fazladan bir kaç kişiye iş imkanı sağlayarak toplumsal barışa ve sosyal adalete faydalı olunabilir.
3- Fiyatlarda istikrar sağlayarak,
4- Hammadde ve enerji verimliliğine özen göstererek,
5- Haksız kazanç amacıyla satmaktan vazgeçip stok yapmamakla,
6- Ekonominin sıkıntılı dönemlerinde borçlarını ödeme konusunda imtina etmekten kaçınmalıdır.
Vatanı sevmek, sadece askerlik yapmaktan, vergi vermekten, üretmekten ya da kuru vaatlerden ibaret değildir. Boş vaatlerle vatan sevilmiyor.
Bütün bunların ışığında ortaya çıkan sonuç herkes işini iyi yapacak, herkes görevini yapacaktır. Çünkü;
Vatanını en çok seven görevini en iyi yapan kişidir.
Anasayfa
Yazarlar
HARUN GÖK
Yazı Detayı
Bu yazı 1072+ kez okundu.
ÜLKE İÇİN BİR ŞEYLER YAPMALI
Bu günlerde ülkemiz ekonomik olarak sıkıntılı bir dönemden geçmektedir. Bu konuda suçlu aramaktan ziyade çözüm üretme zamanıdır. Sıkıntıları aşmak için toplumun her kesimi bireysel çıkarlarından ziyade ülke çıkarlarını göz önüne alarak hareket etmek zorundadır. Bu görevi toplumun sadece bir kesiminden beklemek de haksızlık olur.
Sıkıntıların aşılmasında özellikle ülkemizin yönetiminde söz sahibi olanlar bir takım uygulanabilir radikal kararlar alarak, alınan bu kararların da arkasında durmalıdırlar. Bunun için yapılması gerekli olan en önemle şeylerin başında ekonominin yönetimsel ve uygulamalı morale ve motivasyona ihtiyacı vardır. Yöneticiler bu uygulamayı bir fiil ortaya koymak durumundadırlar. Bunların başında kamu kurumları gelmektedir. Bu konuda alınabilecek tedbirlerin neler olabileceğine bakacak olursak;
1- Yöneticiler kamu kurumlarının cari harcamalarını minimize etmek ve disipline etmelidir.
2- Personel alımlarına ara verilmeli uygun bir personel planlaması yapmalıdır. Toplumun her kesiminde ortaya çıkan devlet kurumunda çalışma isteği önlenmelidir.
3- Enerjinin doğalgazdan üretildiğini düşünerek kurumlarda kullanılan enerji, cadde ve sokak aydınlatmalarında tasarrufa gidilmelidir.
4- Kamuya ait tüm araçların envanterleri yeniden gözden geçirilerek kısıtlamaya gidilmelidir. Araçlar aynı zamanda bir kaç kurum ve kuruluşun ihtiyacına tahsis edilmelidir. Ayrıca kurum yöneticilerine tahsis edilen araç sayıları da disipline edilmelidir.
5- Kamu alacaklarıyla ilgili çok fazla af getirmek veya buna benzer uygulamalar kamuya karşı sorumluluklarını yerine getiren işletme sahiplerini üzmektedir.
6- Türk parasının değerini korumak amacıyla, tüm devlet ihaleleri Türk Lirası cinsinden yapılmalıdır.
7- Köprü, tünel ve otoyol geçiş ücretleri Türk Lirası cinsinden hesaplanmalıdır.
8- Serbest piyasa adı altında döviz alım satımı yapan işletmelerle ilgili yeni bir hukuki düzenleme yapılarak para değişimi ve alım satımını bankalara vermek gerekmektedir. Para değişimini mümkünse sadece Merkez Bankaları veya Ziraat Bankaları yapmalıdır. Çünkü para olarak kullanılan kağıt parçasının piyasası olmamalıdır. Ancak madenlerin Altın, demir, bakır, gümüş v.b. metallerin piyasası vardır.
9- Ülkemiz için alınacak tüm tedbirlerde her şeyi özel teşebbüsten beklememek gerekmektedir. Yöneticilerimiz de bu konuda gerekli duyarlılığı ve hassasiyeti göstermelidir.
10- Bütün dünya da yasaklanmaya başlayan çevre kirliliği ve insan sağlığı bakımından dizel yakıt kullanımını ortadan kaldıracak çalışmalar yaparak enerji kaynağının üretiminde güneş ve rüzgar enerjisinden azami yararlanma ve üretimi, bununla ilgili yatırımların çok hızlı bir şekilde ortaya konması gerekmektedir.
11- On yıl öncesine kadar tarım ve hayvancılıkta üretimleri kendisine yeten sekiz on ülkeden birisi olan ülkemiz bugün tarım ve hayvancılık ürünü ithal eder duruma gelmiştir. Bununla ilgili kalıcı uygulanabilir çalışmalar yapmalıdır.
12- Ülkemizdeki tüm sendika gelirleri, kooperatif ve vakıflara ait tüm kurum ve kuruluşlar çok iyi bir şekilde kontrol ve denetimi yapılmalı ve kontrolü ve denetimi kanunen mümkün olmayan kurumlar için hukuk sistemi yeniden düzenlenerek denetimi sağlanmalıdır. Çünkü vakıfların ve sendikaların kontrol dışı çok fazla finansman gücünün olduğunu düşünüyorum. Bu değerlerin ekonomide kullanılabilir hale getirilmesi gerekmektedir.
13- Sanayi şehri oluşturarak insanları şehirlere toplamak hiç bir fayda sağlamadığı gibi toplumun sosyal yaşantısında giderilemeyecek çok büyük yaralar açmaktadır. Bu nedenle yatırımları ilçelere kaydırmak, yatırım yapacaklara da yeni istisna ve indirimler uygulanmalıdır.
Her şeyiyle bu ülke bizim ve ilelebet bizim olması içinde toplumun işletme sahibi ve girişimcileri de üzerine düşeni yapmalıdır.
Bu konuda sosyal sorumluluk ilkesi gereği ekonominin sıkıntılı dönemlerde işletme sahipleri;
1-Üretimi artırarak,
2-İstihdam konusunda fazladan bir kaç kişiye iş imkanı sağlayarak toplumsal barışa ve sosyal adalete faydalı olunabilir.
3- Fiyatlarda istikrar sağlayarak,
4- Hammadde ve enerji verimliliğine özen göstererek,
5- Haksız kazanç amacıyla satmaktan vazgeçip stok yapmamakla,
6- Ekonominin sıkıntılı dönemlerinde borçlarını ödeme konusunda imtina etmekten kaçınmalıdır.
Vatanı sevmek, sadece askerlik yapmaktan, vergi vermekten, üretmekten ya da kuru vaatlerden ibaret değildir. Boş vaatlerle vatan sevilmiyor.
Bütün bunların ışığında ortaya çıkan sonuç herkes işini iyi yapacak, herkes görevini yapacaktır. Çünkü;
Vatanını en çok seven görevini en iyi yapan kişidir.
Ekleme
Tarihi: 06 Aralık 2018 - Perşembe
ÜLKE İÇİN BİR ŞEYLER YAPMALI
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.