AHMET TANDOĞAN
Köşe Yazarı
AHMET TANDOĞAN
 

ADAMLAR GEÇMİŞİ UNUTMUYOR.

  Siyaset yapan iki tür insan vardır. Birinci grupta, siyasi lidere tamamen bağlı, partisi ne yaparsa yapsın doğru olduğunu savunan insanlar vardır. Bu grupta bulunan insanların öncelikleri siyasi partilidirler.  Siyasetten bir beklentileri olmaz vatana millete hizmet edileceğine inanarak siyaset yaparlar ve bunun için mücadele ederler. Bir de aynı siyasi partiye gönül verseler de, aynı gemide olsalar da,  kendi amaçları için siyasetin gücünü kullananlar vardır. Bu grubun öncelikleri yıllardır gelen geleneklerini devam ettirmek, siyasetin gücünü kullanarak maddi ve manevi kazanç elde etmektir. Bunun yanında da yıllardır sürdürdükleri, her şey bizden sorulmalı, bizden izinsiz iş yapan olursa cezasını çeker diyerek kalenin içi politikalarını uygularlar.  Bunlar yıllardır o kadar profesyonelleşmişlerdir ki her iktidarda onlar başroldedir. Ama deniz sesiz, sakinken ortada olurlar, biraz dalga çıksa hemen güvenli bir liman bulur beklerler. Ne zaman deniz sakinledi, batan battı kalan tayfaları toplarlar. Onları köle gibi kendi amaçları için kullanırlar. Tabi ki biri çıkıp “Arkadaş biz çoğunluktayız bu işi sizden de iyi yaparız, hem de aynı siyasi davanın içindeyiz” diyerek başkaldırana kadar.   Bu başkaldıranın topluma ve partilerine ne kadar yararı olduğunun onlar için bir önemi yoktur. Onlar için önemli olan kendi çevreleri ve yıllardır uyguladıkları politikalardır, yani biz ne dersek o olacak dayatmasıdır. Aynı davaya gönül verseler de,  kendilerinden olmayan birinin temsil ettiği makamda yapılan hizmetlerin onlar için hiçbir önemi yoktur. Sözlerini dinlemeyen bu kişilerden intikam alırken  birçok insanın zarar görmesi de mubahtır onlar için.  Bundan da en ufak bir üzüntü duymazlar. Bunu yaparken de o kadar profesyonelce hareket ederler ki ateşi alevlendirmek için hep bir maşa kullanırlar. Çünkü bırakın kendilerine bir ateş sıçramasını kıllarının bile ütülmesini istemezler. Onların kılları bile değerlidir diğerlerinin hayatlarının ve itibarlarının yanında. Tarih yıllardır bu şekilde tekerrür etmiştir. O yüzden bu şekilde hareket eden insanlara kızmamalıyız. Hatta adamları tebrik bile etmeliyiz. Aynı tiyatroyu yıllardır oynamaktalar. Her seferinde de biz akıllıyız, biz büyüdük artık diyenleri kandırmışlar birini yok etmek için diğerini kullanmışlardır. Yani eski deyimle birbirlerine kırdırmışlar. Bunu yaparken de öyle güzel oynamışlar ki birde bu yaptıkları başarıymış gibi kendilerini alkışlatmışlar.  Daha sonra bu alkış tutanlardan biri de karşı çıkınca yine aynı tiyatroyu oynatarak onu yok etmişler. Bu döngü nereye kadar gider bilinmez, ama her zaman birilerinin amacı için kullanılan insanlar ya geçmişlerinden ders alıp kullanılmayacaklar, ya da kullanıla, kullanıla yok edilmeye razı olacaklar. Umut vardır? Elbette ama bazıları geçmişini unuturken,  adamlar geçmişlerini unutmuyor. Her fırsatta geçmişin intikamını almak için çalışıyorlar.  AHMET TANDOĞAN
Ekleme Tarihi: 12 Ocak 2021 - Salı
AHMET TANDOĞAN

ADAMLAR GEÇMİŞİ UNUTMUYOR.

 

Siyaset yapan iki tür insan vardır. Birinci grupta, siyasi lidere tamamen bağlı, partisi ne yaparsa yapsın doğru olduğunu savunan insanlar vardır. Bu grupta bulunan insanların öncelikleri siyasi partilidirler.  Siyasetten bir beklentileri olmaz vatana millete hizmet edileceğine inanarak siyaset yaparlar ve bunun için mücadele ederler.

Bir de aynı siyasi partiye gönül verseler de, aynı gemide olsalar da,  kendi amaçları için siyasetin gücünü kullananlar vardır.

Bu grubun öncelikleri yıllardır gelen geleneklerini devam ettirmek, siyasetin gücünü kullanarak maddi ve manevi kazanç elde etmektir. Bunun yanında da yıllardır sürdürdükleri, her şey bizden sorulmalı, bizden izinsiz iş yapan olursa cezasını çeker diyerek kalenin içi politikalarını uygularlar.

 Bunlar yıllardır o kadar profesyonelleşmişlerdir ki her iktidarda onlar başroldedir. Ama deniz sesiz, sakinken ortada olurlar, biraz dalga çıksa hemen güvenli bir liman bulur beklerler. Ne zaman deniz sakinledi, batan battı kalan tayfaları toplarlar. Onları köle gibi kendi amaçları için kullanırlar. Tabi ki biri çıkıp “Arkadaş biz çoğunluktayız bu işi sizden de iyi yaparız, hem de aynı siyasi davanın içindeyiz” diyerek başkaldırana kadar.

  Bu başkaldıranın topluma ve partilerine ne kadar yararı olduğunun onlar için bir önemi yoktur. Onlar için önemli olan kendi çevreleri ve yıllardır uyguladıkları politikalardır, yani biz ne dersek o olacak dayatmasıdır. Aynı davaya gönül verseler de,  kendilerinden olmayan birinin temsil ettiği makamda yapılan hizmetlerin onlar için hiçbir önemi yoktur. Sözlerini dinlemeyen bu kişilerden intikam alırken  birçok insanın zarar görmesi de mubahtır onlar için.  Bundan da en ufak bir üzüntü duymazlar. Bunu yaparken de o kadar profesyonelce hareket ederler ki ateşi alevlendirmek için hep bir maşa kullanırlar. Çünkü bırakın kendilerine bir ateş sıçramasını kıllarının bile ütülmesini istemezler. Onların kılları bile değerlidir diğerlerinin hayatlarının ve itibarlarının yanında.

Tarih yıllardır bu şekilde tekerrür etmiştir. O yüzden bu şekilde hareket eden insanlara kızmamalıyız. Hatta adamları tebrik bile etmeliyiz. Aynı tiyatroyu yıllardır oynamaktalar. Her seferinde de biz akıllıyız, biz büyüdük artık diyenleri kandırmışlar birini yok etmek için diğerini kullanmışlardır. Yani eski deyimle birbirlerine kırdırmışlar. Bunu yaparken de öyle güzel oynamışlar ki birde bu yaptıkları başarıymış gibi kendilerini alkışlatmışlar.  Daha sonra bu alkış tutanlardan biri de karşı çıkınca yine aynı tiyatroyu oynatarak onu yok etmişler. Bu döngü nereye kadar gider bilinmez, ama her zaman birilerinin amacı için kullanılan insanlar ya geçmişlerinden ders alıp kullanılmayacaklar, ya da kullanıla, kullanıla yok edilmeye razı olacaklar. Umut vardır? Elbette ama bazıları geçmişini unuturken,  adamlar geçmişlerini unutmuyor. Her fırsatta geçmişin intikamını almak için çalışıyorlar. 

AHMET TANDOĞAN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hacilarhabergazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.