TÜRKLER’İN TEK YAPAY DİLİ BÂLEYBELEN PROF .DR MUSTAFA KOÇ’LA HAYAT BULDU

 

Mustafa Koç,  Prof. Dr.

Öğretim Üyesi

1969'da Kayseri Hacılar’da doğdu. Liseyi Kayseride; lisans, yüksek lisans ve doktorayı İstanbul Üniversitesi'nde tamamladı. Osmanlı Türkçesi, İstanbul Türkçesi, yapma diller, tıp tarihi, İstanbul tarihi, tasavvuf ve sözlük metinleri üzerine çalışmaları bulunmaktadır.Halen İstinye Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak görev yapmakta.

 

 

ProfDrKoç ,Bâleybelendilinin yaratıcısı Muhyî-i GülşenîŞiraz kökenli bir ailenin Edirneye yerleşen ferdidir. Ülkemizde Bâleybelen dili hakkında bir çalışma yapılmamıştı. Bunu uzun süre düşündüm sonra dedim ki uzun saçlı deli Mustafaniye girmesinki bu yola bu dili niçin çözmesin dedim. Aslında birleriBâleybelen hakkında bir şeylere temas ediyorlar  Mithat Sertoğlu ondan önce velet çelebinin bir notu var. Ama hiç birinde de bir bütünü görememe eksikliği mevcut. Zamanla kaybolsa da  yaptığım çalışmalar sonunda bir çok yazmada bu dilin izlerini gördüm. Kitabın el yazmasının Kahire’de olduğunu öğrendim ve mısıra gittim. Kütüphaneye vardığım zaman Mısırlı müdür Türkler’ekitap veremeyeceğini söyledi ama mücadele ettim.  Bir yıl orada araştırma yaptım. 6-7 yılda kitap hakkında çalıştım. Ama medeniyet iyemizin ilklerinden olan bu eserin basım aşamasında oldukça zorluklar yaşadım. Ama başardım.

BİLİM TARİHİNİN İLK YAPMA DİLİ BÂLEYBELEN : Türklerin bilime katkıları arasında ilk yapma dili oluşturmuş olmaları bildirinin ana konusudur. Farklı köken ve yapıda diller konuşan kültürlerin yardımcı dili olması amacıyla I6. yy’daMuhyî (1528-1604) tarafından oluşturulan Baleybelen, gramer düzeyinde ilk yapma dildir. Döneminin Osmanlı ilim çevrelerinde ilgi uyandıran bu dil çalışması. Batıda da yapma dil çalışmalarının somut ilk örneklerinden (Esperanto gibi) üç asır önce meydana getirilmiştir.  Birbirini tamamlayan ve tamamı Türkçe kaleme alınmış gramer ve sözlükleriyle Bâleybelen’in yapısı, üreticisinin kimliği ve eserin devrinde meydana getirdiği tesirleri ve nihayet bu dil projesinin amacı bildiride ortaya konacaktır. Yapma dile ait bu eserleri telif eden Muhyî, arkasında bıraktığı 200 kadar eserle ömrünü devamlı bir çalışma içinde geçirmiş güçlü bir kalemdir. Birçok cephede vücuda getirdiği eserler arasında en mühim çalışması, kendi geliştirdiği yapma dil Bâleybelen’dir. “Muhyî’nin dili” ya da “hayat veren dil” anlamına gelen Bâleybelen, müstakil bir grameri ve sözlüğü olan ilk pratik yapma dil olarak 16. yy’ın ikinci yarısında telif edilir. İlk defa  Batı’daSacy tarafından, devri ve müellifi tespit edilmeden ve yapma dil olduğu belirlenemeden, bir tanıtma yazısıyla ilim âlemine Fransa İmparatorluk Kütüphanesi’nde bulunan yazması1 üzerinden duyurulan Bâleybelen, Türkiye’de de Midhat Sertoğlu’nun bulduğu bir yeni yazma üzerine yazdığı makalesiyle tanındı.2 Bâleybelen hakkında Batı ve Doğu’da yapılan hemen tüm çalışmalar yekûnu bu iki makaleden ibaret kaldı. PROF Dr Mustafa Koç yaptığı çalışma İle dilin tamamını kitap olarak yayınladı.